İHD İstanbul Şubesi LGBTİ+ Komisyonu, Onur Yürüyüşü’nde gözaltına alınan 10 kişinin geri gönderme merkezine gönderildiklerini ve kendilerinden haber alamadıklarını duyurdu.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi LGBTİ+ Komisyonu, Beyoğlu’nda dün polis saldırısına rağmen gerçekleştirilen 20’nci Onur Yürüyüşü’ne dair yazılı açıklama yayınlayarak gözaltına alınan 373 kişi hakkında bilgi verdi. Resmi yetkililer tarafından kullanılan ve LGBTİ+ hareketine yönelik son derece ayrımcı ve nefret içeren söylemlerin son halinin dün yaşandığına işaret edilen açıklamada, Onur Yürüyüşü’nün polisler tarafından engellendiği ve toplam 373 kişinin şiddet kullanılarak gözaltına alındığı paylaşıldı.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin gerek kendi iç hukukuna gerekse altına imza attığı uluslararası sözleşmelere aykırı bir biçimde, nefret söylemi ve şiddet içeren davranışlarla, insanlara kötü muamele uyguladığı belirtilen açıklamada, “Kelepçelenerek gözaltına alınan insanlar bindirildikleri otobüslerde saatlerce aç susuz bırakıldılar. İşkence uygulandı. Bir eylemcinin kolu çıktı” bilgisi verildi.
İşkenceye karşı tavır gösteren avukatlara da şiddet uygulandığının altı çizilen açıklamada, “Bir kadın avukatın bacak arasına, polis müdürü tarafından tekme atıldı. Bir başka kadın avukat, göğsünden itilmek suretiyle cinsel içerikli kötü muameleye maruz bırakıldı. Gözaltına alınan yaklaşık 10 kişi, coğrafyamızda sığınmacı durumunda bulunan insanlardı. Onlar da geri gönderme merkezine gönderildiler. Kendilerinden hala haber alınamıyor” diye kaydedildi.
İHD İstanbul Şubesi LGBTİ+ Komisyonu adına avukatlar Jiyan Tosun ve Jiyan Kaya’nın sabaha kadar gözaltına alınan kişilerin sorgularında bulundukları ve uygulanan tüm şiddete tanık oldukları belirtilen açıklamada, “İnsan hakları savunucuları ve İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi LGBTİ+ Komisyonu olarak Onur Yürüyüşü’ne yönelik bu saldırgan nefret söylemi, kötü muamele ve işkence içeren yaklaşımları ve uygulamaları protesto ediyoruz. İnsan hakları savunucuları olarak LGBTİ+ hareketinin sonuna kadar yanında olduğumuzu ve onlara yönelik tüm hak ihlallerine karşı en yüksek sesle karşı çıkacağımızı duyuruyoruz” denildi.
