Akkuyu Santrali’nde olup bitenin sırrı 15 milyarda mı?

Akkuyu Nükleer Santrali bu sefer de yüklenici firma konumundaki Rosatom’un Türk ortağı IC İÇTAŞ ile sözleşmesini feshetmesiyle gündemde. İÇTAŞ bu gelişmeyi Türk şirketlerinin aradan çıkarılmak ya da taşeron seviyeye düşürülmek istenmesi şeklinde yorumlarken, Ruslar onu işini iyi yapmamakla itham etti. Rivayetler ortalıkta dolaşırken esas meselenin Putin’in santral için 3 hafta içinde aktaracağı 15 milyar dolarlık jest olduğu anlaşıldı.

Rusya devlet şirketi tarafından Mersin’in Gülnar ilçesine bağlı Yanışlı Mahallesi’nde yapımı süren Akkuyu Nükleer Santrali, zemin çatlakları, yol açmak için patlatılan dinamitlerle çevredeki evlerin hasar görmesi, trafo patlaması ve çıkan yangın, işçi yemekhanesini yağmur sularının basması, ücretleri ödenmeyen işçilerin eylemleri ille de iş cinayetleri ve bu cinayetlerin gizlenmesiyle gündemden düşmedi. Bir işçi ordusunun çalıştırıldığı şantiye, bu sefer de Rus şirketi Rosatom’un (Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu) Türk ortağı IC (İbrahim Çeçen Holding) İCTAŞ İnşaat ile imzalanan mukaveleyi feshetmesi, binlerce işçinin şantiyeye alınmaması ve İnşaat-İş üyesi işçilere söylendiği kadarıyla 5 Ağustos’a kadar ücretli/ücretsiz izne çıkarılmasıyla gündemde.

Oysa geçen hafta Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu Rosatom’un Genel Müdürü Aleksey Likhachev’un da katıldığı şaşalı bir törenle 4. reaktörünün temeli atılmıştı. Aradan bir hafta geçmişken proje patronu konumundaki Akkuyu Nükleer A.Ş., IC İÇTAŞ A.Ş.’nin Titan-2 şirketiyle (Rosatom ortaklı) yüzde 50-50 eşit oranda hissedar olduğu T2-IC Ortak Girişim Şirketiyle yapılan sözleşmeyi feshettiğini açıkladı.

Taraflar birbirini suçladı

Bu ani gelişme için rivayetler muhtelif. Taraflar da ardı ardına açıklamalar yaparak birbirini suçladı. Rosatom fesih gerekçelerini “Titan-2 ve IC İÇTAŞ şirketlerine verilen 9’ar milyon doların 3 milyon 320 bin doları usulsüz bir şekilde harcanması, güç ünitesi inşasının birer yıl ertelendiği ve genel olarak inşaatta kayda değer bir ilerleme kaydedilmediği, şirketlerin gerekli madde, malzeme ve ekipman tedarikini dahi yapmadığı” şeklinde özetledi. “İş güvenliği önlemleri alınmıyor” bile dedi.

Akkuyu Nükleer AŞ de IC İÇTAŞ İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ ile sözleşmenin feshedilerek, inşaat işlerinde katılımcıların yapılandırılmasının yeniden düzenlenmesine karar verildiğini söyledi. Açıklamada, özel sektörün, inşaat çalışmalarına özgü yeterliliklere sahip olması gerektiği ifade edildi.

İC İÇTAŞ da asıl meselenin Rusların Türk firmalarını projeden çıkarmak ya da taşeron konumuna düşürmek olduğunu söyledi.

Kısacası karşımızda tepside işçilerin alınterinin, canının bulunduğu bir kurtlar sofrası var!

Üst başlık 15 milyarlık Putin jesti!

Taraflar karşılıklı atışıp birbirilerinin “suçlarını”, “niyetlerini” sıralarken basına düşen 15 milyar dolar haberi hepsinin üst başlığı oldu.

Haberlere göre Putin Erdoğan’a jest yaparak santral için 3 haftada 15 milyar doları Türkiye’ye aktaracak ve ilk 5 milyar da giriş yaptı. Rosatom üzerinden aktarılacak bu paranın bir bölümü halihazırda yapılacak ödemeler için kullanılacak, kalanı da 2 yıl boyunca harcanmak üzere Türkiye’de tutulacak. Aktarılan bu parayla kurdaki hızlı yükselişin nispeten durulması bile Akkuyu gibi stratejik bir projenin mevcut kriz koşullarında rüşvet olarak aktarılan milyar dolarlar yüzü suyu hürmetine tamamen devredildiğini göstermiş oluyor.

İktidar dolarlar pahasına en büyük yandaşlarını bile bir kalemde sildi ve stratejik proje demeden tüm ipleri Rusya’nın eline verdi!

Ya işçiler?

Ücretli/ücretsiz izne çıkarılan işçilerin hakları, işleri konusunda ne olacağı konusundaysa kimse açıklama yapmıyor. Basına konuşan işçilerse Rusya’nın onca yoğun sömürüye, üretim zorlamasına rağmen daha kolay kontrol edebileceği Özbek-Kırgız işçileri çalıştırmayı planladığını, şantiyeyi tümüyle kontrolüne almak istediğini belirtiyor.

Sayısız iş cinayetinin yaşandığı, berbat barınma-beslenme koşullarının hüküm sürdüğü, işi hızlandırmak için işçilerin canına okunduğu şantiyede başka nasıl bir sömürü cenneti hayal edildiğiniyse hep birlikte göreceğiz. İşçi yapısı değiştirilirse orada olup bitenlerin dışarıya nasıl yansıyacağıysa ayrı bir soru tabii.

ALINTERİ

Yorum yap

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir