Geçen 8 ay içerisinde birçok il ve ilçede sanat etkinlikleri hedef gösterilerek yasaklanırken, sanatın engellenmesinin sansürcü anlayış olduğunu belirten KÜLTÜR SANAT-SEN Genel Başkanı Ahmet Özbek, “Sanatçılar örgütlenme özgürlüklerini kullanmalı” dedi.
Çeşitli gerekçelerle ardı ardına yasaklanan sanat etkinliklerine ilişkin kamuoyunun tepkisi sürüyor. 2022’nin başından bu yana iptal edilen sanat etkinliklerinin yanı sıra sokakta Kürtçe müzik yapan pek çok sanatçı, polis tehdidi ve ırkçı saldırılara maruz kaldı. Sanatçıların birçoğu iktidar ve kimi siyasi parti temsilcileri tarafından hedef gösterilirken, gerekçe göstermeksizin artan yasaklar devam ediyor. En son Zeytinli Rock Festivali yasaklandı.
Sanat etkinliklerinin yasaklanmasına ilişkin Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) değerlendirmelerde bulunan Kültür Sanat ve Turizm Emekçileri Sendikası (KÜLTÜR SANAT-SEN) Genel Başkanı Ahmet Özbek, yasakların sanatçının yanı sıra halkı da cezalandırmak olduğuna dikkati çekti. Özbek, şunları vurguladı:
“Sanatın engellenmesi sansürcü bir anlayıştır. Özgürlüklerin kısıtlanması demektir. İnsanların sanata ulaşım hakkını engelleyerek, yaşam biçimine de müdahale ediliyor. Türkiye’de sanata ulaşmak ekonomik anlamda da kolay değil. Bir sanatçıyı dinlemek için büyük maliyetler ödemesi gereken vatandaş, kamu olanaklarıyla dinleme hakkına sahip olacakken yerel bir yöneticinin, kişisel ya da ideolojik tavrı sebebiyle bu haktan mahrum kalıyor.”
‘Yaşam alanını daraltan bir anlayıştır’
Yasakların politik olduğuna vurgu yapan Özbek, şöyle devam etti:
“Bu yasaklar, ‘bizden olmayan vatan hainidir, teröristtir’ yaklaşımının sonuçlarıdır. Sanatçıları, siyasetin parçası haline getirip kendi siyasetleri için kullanma çabalarının sonucudur. İktidar, dini referans alarak bu yasakları koyuyor. Din, zaten sanata olumlu bakan bir referans değil. İnsanların yaşam alanını daraltan, benim gibi yaşayacaksan varsın diyen anlayışın tezahürüdür.”
Kürtçe sanat etkinliklerinin yasaklanmasına da değinen Özbek, “Bu yasakçı anlayış, Kürtçe Kur’an ile meydanlarda nutuk çekmişti. Bir dilde yapılan sanatın yasaklanması kabul edilebilir değil. İnsanların doğarken getirdikleri haklarına müdahaledir ve antidemokratiktir. Kendi siyasi anlayışlarına uygun görmediklerini tüm sanatsal faaliyetleri yasaklayacaklarını sanıyorlar ancak demokratik mücadele bunun üstesinden gelecek” diye konuştu.
‘Sanatçılar örgütlenme özgürlüklerin kullanmalı’
Örgütlenme alanlarının sürekli iktidarlar tarafından daraltıldığını ifade eden Özbek, devamında şunları söyledi:
“Daha çok örgütlenen ve örgütlülüğüne sahip çıkan bir topluma dönüşmemiz lazım. Demokratik yapılanmaya ve özgür alanlara ihtiyacımız var. Sanatçılar örgütlenme özgürlüklerini kullanmalı. Mücadele sadece sanatçının değil tüm vatandaşların ortak mücadelesidir.”
HABER MERKEZİ