Danıştay kararına tepki: Erkek adaletin Danıştay hali!

İZMİR/ANKARA – Danıştay’ın İstanbul Sözleşmesi kararının “kadın kazanımlarının, kadınların elinden alınmasının hukuka uygun bulunduğu” anlamına geldiğini belirten kadınlar, “Sokakta savunduk sokakta kazanacağız” dedi.

Danıştay 10’uncu Dairesi, birçok kadın ve sivil toplum örgütü ile siyasi partinin, 20 Mart 2021 tarihinde İstanbul Sözleşmesi’nden geri çekilme kararının iptaline ilişkin yaptığı başvuruyu reddetti. Karar 2’ye karşı 3 oyla alındı. Karara tepki gösteren kadınlar “Sokakta savunduk sokakta kazanacağız” mesajını verdi.

Karar iktidarın beka sorunundan bağımsız değil

Karara karşı birçok kent gibi İzmir’de de protesto eylemi gerçekleştirilecek. Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde saat 20.00’de yapılacak eyleme kadınlar çağrıda bulundu. Yargının iktidardan bağımsız hareket edemediğini belirten Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivisti Derya Kandemir kararın kadınların hak arayışlarından rahatsız olan iktidarın beka sorunundan bağımsız olmadığını kaydetti. Kadınların mücadelelerinden vazgeçmeyeceğinin altını çizen Derya, “İptal kararı aynı zamanda ‘kadın kazanımlarının, kadınların elinden alınmasının hukuka uygun bulunduğu’ anlamına da gelmektedir. Kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesini yok sayan siyasi iktidar ve eril yargının kararlarına karşı İstanbul Sözleşmesi’ni savunmaktan vazgeçmeyeceğiz” dedi.

‘Adalet sistemi siyasi iktidarın güdümünde’

Sözleşmeden çekilme kararının iptaline ilişkin açılan dava süreci hakkında “Demokrasi oyunu oynandı” diyen feminist aktivist Ebru Dinçel, “Mahkeme heyeti cumhurbaşkanının çekilme kararını hukuka ayrı olmasına rağmen iptal edecek hukuk sistemine tabi değil. Adalet sistemi tamamen siyasi iktidarın güdümünde ve onun talimatlarıyla çalışıyor. Bundan sonraki süreçte asıl olan mücadeleyle imzalatan kadın hareketi, feminist hareketinin mücadelesi. Vazgeçmeyecek olan kadınların kendisidir. İstanbul Sözleşmesi siyasi iktidarın lütfu değildir, mücadele ile imzalanmıştır. Adliyelerde kadın katillerine, tecavüzcülere indirim veren erkek adaletin Danıştay versiyonunu gördük. Asıl olan kadın hareketinin feminist hareketin sözleşmeye sahip çıkmasıdır. Biz sözleşmeye sahip çıkmaya ve uygulatmaya dair mücadelemize devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

‘Sokakta savunduk sokakta kazanacağız’

Kararı tanımadıklarını söyleyen Mor Dayanışma aktivisti Deniz Uslu da “Sözleşmeyi sokakta savunduk, sokakta kazanacağız. Karar hukuksuzdur, yargının iktidardan bağımsız olmadığını biliyoruz ve mücadeleye devam edeceğiz” diyerek saat 20.00’de gerçekleşecek olan eyleme çağrıda bulundu.

‘Süreç belliydi’

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca da, “İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede hukuksuz bir şekilde çıkılanan Cumhurbaşkanı kararının iptali istemine ilişkin açılan davaların tamamında 3’e 2 çoğunlukla reddine karar verildi. Aslında gelinen süreç beliydi. Özellikle bazı hukukçu kadınlar davaya müdahillik dilekçesi verdiler. Danıştay’ın İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararının iptali isteminin reddine gerekçe oluşturmak için bir müdahillik dilekçesi verdirilerek ‘Bu karar uygundur’ dedirtildi” dedi.

‘Katledilen her kadının vebali karara imza atanların omuzlarında’

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın dün “İstanbul Sözleşmesine gerek yok 6284 var” sözünü anımsatan Gülizar, şu ifadeleri kullandı: “Danıştay İstanbul Sözleşmesi kararını vermeden önce siyaset yine yargıya elini uzattı ve İstanbul Sözleşmesi’nin bir gecede hukuksuzca iptaline ilişkin Cumhurbaşkanı kararının iptali davaları reddedildi. İstanbul Sözleşmesi tüm kadınlar için hala yürürlüktedir. İstanbul Sözleşmesi bu ülkede vicdanı olan hukukçular için, tüm yurttaşlarımız için yürürlüktedir, 6284 sayılı kanun yürürlükte olduğu sürece yürürlüktedir. Bu saatten sonra bu iptal kararından sonra katledilen, şiddete uğrayan her kadının vebali bu kararı verenlerin ve altına imza atanların omuzlarında olacaktır. Kadın mücadelesi yeniden kazanacak.”

JINNEWS

Yorum yap

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir