Yeni Roboski denen Zaxo Katliamı’nda hayatını kaybedenlerden birisinin bir yaşında olduğu belirlendi.
Katliama tepkiler çığ gibi büyürken Irak’ta Zaxo Katliamı nedeniyle bir günlük yas ilan edildi. Irak, Türkiye’nin saldırıyı düzenlediğinin tespit edildiğini açıklayarak, Türkiye’nin tüm saldırılarının durdurması gerektiğini vurguladı
Türkiye’nin Federe Kürdistan Bölgesi’nin Zaxo kentine bağlı Derkarê beldesinin Perex (Perexê) Köyünde yer alan mesire (piknik) alanını 20 Temmuz 2022 Çarşamba günü iki kez topçu ateşine tuttuğu kaydedildi. Saldırılarda piknik yapan en az 9 Arap turist yaşamını yitirdi, 29 kişi de yaralandı. Saldırı yeni Roboski olarak nitelendirildi.
‘Su üzerinde cesetler vardı’
Bamernê yakınındaki Perex Köyü’ndeki saldırıyla ilgili Reuters haber ajansına konuşan bir görgü tanığı bombaların şelalenin bulunduğu bir alana peş peşe düştüğünü anlattı.
Patlama sonrası oluşan alev topundan güçlükle kaçtığını ve saldırıdan ötürü yaralandığını AFP’ye anlatan Hasan Tahsin Ali, “Su üzerinde cesetler vardı” dedi. Babil bölgesinden olduğunu söyleyen Ali, “Gençlerimiz öldü. Şimdi kime başvuralım” dedi. Kürdistan Bölgesel Yönetimi Sağlık Bakanlığı, ölenlerin tamamının olay yerinde hayatını kaybettiğini duyurdu. Bakanlık ölenlerden bir kişinin, bir yaşında olduğunu kaydetti.
Irak heyeti inceleme yaptı
Irak Başbakanı Mustafa Kazımi tarafından yapılan açıklamada Zaxo Katliamı nedeniyle Irak genelinde bir günlük yas ilan edildiği belirtildi. Irak Başbakanı Mustafa Kazımi tarafından görevlendirilen heyet 20 Temmuz’u 21 Temmuz’a bağlayan gece Zaxo’ya geçerek incelemeler yaptı. Heyet yaralıları ziyaret etti.
İnceleme sonrası ‘Türkiye yaptı’ açıklaması
Rojnews’in haberine göre Basın mensuplarına açıklamada bulunan Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin askeri uzmanlarca yapılan incelemeler neticesinde gerçekleştirilen saldırının Türkiye tarafından yapıldığının tespit edildiğini dile getirdi.
Zaxo’da incelemelerde bulunan Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin, Türkiye’nin açık şekilde bu tür saldırılarına son vermesini istediklerini ve Irak halkından özür dileyip, saldırının kurbanlarına tazminat ödemesi gerektiğini ifade etti.
Zaxo’da saldırıya uğrayan köye Basra, Kerbela ve Necef’ten gelindiğini, ancak gelenlerin cenazelerinin evlerine geri döndüğünü kaydeden Hüseyin, “Bu durum sona ermeli. Bu Türkiye topraklarını korumak mı, yoksa Irak halkına saldırı mı? Bu PKK ile mücadele mi yoksa sivillerin öldürülmesi mi?” dedi.
BMGK’ye taşınacak
Türkiye’nin Irak’taki tüm saldırılarının sonlandırması gerektiğini kaydeden Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin, “Kendimizi savunmamız yasal hakkımız. Irak’la Türkiye arasındaki ilişkiler tarihi ilişkiler, sorunlar diyalog yoluyla çözülmeli. Siyasi sorunlarımız var ama saldırı karşısında Iraklı tarafların ortak tutumu var” ifadelerini kullandı.
Hüseyin, Irak Dışişleri Bakanlığı olarak olayı, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) taşıyacaklarını bildirdi.
Türkiye Dışişleri Bakanlığı açıklaması
Türkiye Dışilleri Bakanlığı 20 Temmuz gecesi resmi açıklama yaptı. Açıklamada şunlar kaydedildi: “Irak’ın Dohuk Vilayeti’nde Gerçekleştirilen Saldırı Hk. Irak’ın Dohuk Vilayeti’nin Zaho İlçesi’nde bir dere kenarına bugün (20 Temmuz) gerçekleştirilen saldırıda, ilk belirlemelere göre 8 kişinin hayatını kaybettiği; 23 kişinin ise yaralandığı büyük üzüntüyle öğrenilmiştir. Bu elim hadisede hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet diliyor; yakınları başta olmak üzere dost ve kardeş Irak halkına ve Hükümetine taziyelerimizi iletiyor, yaralılara acil şifalar diliyoruz. Türkiye sivilleri hedef alan her türlü saldırının karşısındadır. Türkiye terörle mücadelesini uluslararası hukuka uygun şekilde, sivillerin, sivil altyapının, tarihi ve kültürel varlıklar ile tabiatın korunmasına azami hassasiyet göstererek yürütmektedir. Masum insanları hedef alan ve terör örgütü kaynaklı olduğu değerlendirilen bu gibi saldırılarla ülkemizin terörle mücadeledeki haklı ve kararlı tutumunun hedef alındığı kıymetlendirilmektedir. Türkiye gerçeğin açığa çıkması noktasında her türlü adımı atmaya hazırdır. Irak hükümeti yetkililerini hain terör örgütünün söylem ve propagandasının etkisi altında açıklamalar yapmamaya, bu elim hadisenin gerçek faillerinin açığa çıkarılması için iş birliği yapmaya davet ediyoruz.”
Bakan Çavuşoğlu’nun açıklaması
TRT Haber’e röportaj veren Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da şunları söyledi: “Dün bu üzücü haberi aldıktan sonra bir açıklama yaptık. Bir kere daha vefat eden 9 kardeşimize Allah’tan rahmet diliyoruz, yaralılara şifa diliyoruz. İhtiyaç duyulursa yaralıları Türkiye’ye getirebileceğimizi de söyledik. Bu saldırı ile ilgili Türkiye’yi suçlayıcı, karalayıcı haberler de çıktı. Türk Silahlı Kuvvetleri’nden aldığımız bilgiye göre sivillere yönelik herhangi bir saldırımız olmamıştır. Bizim hedefimiz Suriye’de terör örgütleri olmuştur. Irak’ta da bugüne kadar hep terör örgütlerine yönelik olmuştur. Terör örgütlerinin gerçekleştirdiğini düşündüğümüz bu hain saldırı neticesinde Irak makamlarıyla iş birliği yapabileceğimizi de açıkladık. Bir kez daha buradan vurgulamak istiyoruz. Bu sis perdesi aralanmadan Türkiye’ye yönelik açıklamaları reddediyoruz. Türkiye’ye yönelik gerek yetkili gerek yetkisiz yapılan açıklamaları da reddediyoruz. ”
Sadr: Hava ve kara geçişleri Türkiye’ye kapatılsın
10 Ekim 2020 Parlamento seçimlerinde birinci çıkan Sadr Hareketi Lideri Mukteda Es-Sadr, Perex Katliamını kınadı.
Etkili Şii din adamı Mukteda es-Sadr, açıklamasında, Türkiye ile diplomatik bağların azaltılmasını, hava ve kara geçişlerinin kapatılmasını, Birleşmiş Milletler’e resmi şikayette bulunulmasını ve ülkeyle yapılan tüm güvenlik anlaşmalarının iptal edilmesini istedi.
Şengal Özerk Meclisi: KDP ortaklığı ve Irak sessizliği sebep oldu
Şengal Özerk Meclisi Yürütme Konseyi de yazılı açıklamada katliama Irak’ın saldırılar karşısındaki sessizliğinin ve KDP’nin Türkiye olan ortaklığının sebep olduğunu kaydetti. Saldırı kınanırken Türkiye’nin operasyonları durdurulması, askerleri geri çekmesi gerektiği vurgulandı.
Açıklamada şu ifadeler yer aldı: “3 Ağustos fermanının yıldönümüne yaklaştığımız bu günlerde ihanet kendisini yine tekrar ediyor. Êzidi halkını bir katliamla yüz yüze bırakıp kaçanlar bu defa da Zaxo’da bir katliam gerçekleştirdi. Hepimiz saldırıların sebebinin Kazımi hükümeti ve Kürdistan Bölgesi hükümeti olduğunu biliyoruz. İşgalci Türk devletinin saldırılarına karşı ne Kazımi ne de Kürdistan Bölgesi hükümeti sesini çıkarmadı. Piknik yapmak için Zaxo’ya giden Arap yurttaşların işgalci Türk devleti tarafından katledilmesini kınıyoruz. Ailelerine başsağlığı diliyoruz. Şengal halkı ve Özerk Yönetim olarak bu ülkeden sorumlu olanları göreve çağırıyoruz. Türk devletinin önünü kapatın. Şengal’e yönelik onlarca saldırı düzenlendi ve 12 yaşındaki çocuklarımız katledildi. İşgalci Türk devleti PKK’yi bahane etse de Irak, amacın PKK olmadığını görmüş oldu. Türk devleti Irak’ın sınırlarına ve egemenlik hakkına saygı duymamaktadır. Ülkenin sorumluları görmelidir ki Kazımi, Irak topraklarını Türk devletinin hizmetine koymuştur. Kimsenin bu durumu kabul etmemesi gerekiyor. Türk devletine karşı adımlar atılması gerekiyor ki askerlerini geri çeksin, üslerini kapatsın, havadan ve karadan Irak’a girmesi yasaklansın. Türk devleti, Irak’ı bir komşu ülke olarak görmemektedir. Irak’a ve halkına saygı duymuyor, egemenlik haklarını tanımıyor. Bundan önce de yaşanan saldırılarda 12 yaşındaki Êzidi çocuklar şehit düştü ancak Irak sesini çıkarmadı. Yaşanan saldırıların sebebi kaynağını Irak’ın ve Kürdistan Bölgesi hükümetinin sessizliğinden almaktadır.”
‘ABD, NATO, AB’den destek alıyor’
Habere göre KCK Dış İlişkiler Komitesi de yazılı açıklama yaptı. Açıklamada uluslararası güçlerin ve bölge gericiliğinin katliamdaki payının olduğu, Türkiye’nin BM, ABD, NATO, AB, bölgesel gericilikten ve Kürt işbirlikçiliğinden destek ve onay aldığı vurgulandı. Açıklamada “Gerilla karşısında tarihi bir hezimeti Zap, Avaşîn ve Metîna’da yaşayan TC, başta yasaklı ve suç kapsamına giren taktik nükleer bombaları, termobarik silahları ve kimyasal silahları kullanmaktadır. Buna rağmen istediği sonucu alamayan AKP-MHP savaş kliği, Şengal, Maxmur, Kunê Masî, Kelar, Rojava, Musul-Ninova, Süleymaniye ve en son Zaxo’da onlarca insanımızı katlederek onlarcasını da yaralamıştır. Irak hükümeti ve Başûrê Kurdistan yönetimi sessiz kalarak bu saldırıları meşrulaştırmamalıdır. Türkiye’nin Irak ve Suriye’deki pervasız saldırılarına karşı başta BM, ABD ve AB olmak üzere uluslar arası güçler tutum almalı; TC’nin savaş suçlarına ortaklık etmemelidir. Neo Osmanlı hayalleriyle tüm bölgeyi kana bulayan bu faşist rejimi durdurmak en temel hedef durumundadır. Tüm bölge dinamikleri şunu bilmelidir ki Türk faşizmi aşılmadan ve etkisiz kılınmadan başta Ortadoğu olmak üzere dünyada huzur olmayacaktır.”
‘BM sorumlu, hava sahası kapatılsın’
Demokratik Toplum Hareketi (TEV-DEM) de yazılı açıklama yapıp saldırıyı kınadı. Açıklamada “Modern uçaklarla bilinçli bir şekilde Zaxo bölgesinde piknik alanında bulunan sivil halkı bombaladı, bombardımanın sonucunda onlarca kişi hayatını kaybetti ve yaralandı. Türk devletinin bu katliamları ne Başûrê Kurdistan ne de Kuzey ve Doğu Suriye’de Arap ve Kürtlere karşı gerçekleştirdiği ilk katliam değil. Türk devleti daha önce de bölgedeki halka karşı katliamlar gerçekleştirdi. Bu AKP terör hükümetinin kötü niyetlerini gösteriyor. İçeride ve dışarda yenilgiye uğrayan faşist siyasetini barışçıl halklara dayatmak istiyor. Bu suç Tahran’daki toplantının ardından tepki intikamı olarak gerçekleştirdi. Uluslararası toplumu halkların iradesine, bölgedeki toplumsal kültürün talanı ve göçertmeye dönük askeri operasyona ikna edemedi, siyasi dengesini kaybetti. Bu kirli siyaset bazı Iraklı ve Kürtlerin anlaşmasının sonudur. Türk uçaklarının Başûrê Kurdistan ve Rojava semalarında dolaşmasına göz yuman, terörü yenen halkların iradesine önem vermeyen BM olmak ve uluslararası toplum bu işin sorumlusudur. Uluslararası güçlere ve BM’ye çağrımız, bölgelerimizin güvenliği için ahlaki görevlerinizi yerine getirin ve İşgalci Türk devletinin savaş uçaklarından dolayı hava sahası kapatılsın. Tüm topluma, bölgedeki bileşenlere, sivil toplum örgütlerine, ulusal ve siyasi güçlere ortak tutum almalarında ısrarcı olmaları, halkımızın iradesini hedef alan kirli siyasetlere karşı her yerde direnişi ve mücadeleyi büyütme çağrısı yapıyoruz.”