Muzaffer Mutlu Ölümsüzdür!

Muzaffer yoldaş 21 Haziran 1978’de İstanbul-Aksaray’da faşistler tarafından babasının bakkal dükkanında katledildi.

Muzaffer Mutlu (1957-1978), ilk ve orta okulu Dersim ve Elazığ’da okudu. Amasya-Taşova’ya, liseye öğretmen olarak atanmış dayısı Mete’yle birlikte geldi. Mete Kawacı bir öğretmendi. Kısa süre içinde Mete de Muzaffer de sevilen, adeta içimizden birileri olmuşlardı.

Dersim doğumlu bir Kürt genci olan Muzaffer o kadar kısa bir sürede Taşova’daki devrimci mücadelenin içinde yer aldı ki, bugün bile hatırladıkça saygı duymamak elde değil.

O yıllarda Taşova’da anti faşist mücadele çok güçlüydü, faşistler gerek liseden gerek sokaklardan temizlenmişti. ’70’li yıllarda Ankara’da Aktancı olarak devrimci faaliyetin içinde yer alan biriydim. Grubumuz o günlerde THKO ile birleşmiş ve Halkın Kurtuluşu adında haftalık bir gazete çıkarmaya başlamıştı. Bu aynı zamanda yeni bir atılımın da başlangıcıydı. Ben de Amasya ve çevresinde faaliyet yürütmek için yola çıkmıştım.

Bölgede birçok yerde olduğu gibi Taşova’da da kısa sürede nitelikli bir çevre edinmiştik. Liseli Muzaffer de yoldaşımız olmuş, sanki kırk yıllık bir Taşovalı gibi kendisini sevdirip kabul ettirmişti. Faşistlere karşı mücadelede gözünü kırpmadan yer alırken bir taraftan da yoldaşlarına Kürtçe öğretmeye çalışıyordu. Öğretim yılı bittiğinde kendisini İstanbul’a babasının yanına uğurlamıştık. Niyetimiz, yazı İstanbul’da ailesinin yanında geçirip öğretim yılının başında yine yanımızda, içimizde görmekti. Fakat bu onu son görüşümüz oldu. Faşist katiller 21 Haziran 1978’de İstanbul-Aksaray’da babasının bakkal dükkanında Muzaffer’imizi katlettiler.

Muzaffer yoldaşın ölüm haberini İstanbul’da kimden, nasıl aldım şimdi hatırlamıyorum ama haberi alır almaz Aksaray’daki evlerine gittim. Muzaffer’in babası ile acısını/acımızı paylaştıktan sonra cenazenin Bahçelievler, Yayla Camii’nden kaldırılarak Kocasinan Mezarlığı’na defnedilmesi konusunda anlaştık.

Cenazenin kaldırılacağı günün sabahı başka şehirden katılacakların da karşılanıp cenaze merasimine gitmelerini organize ettik. Arada birkaç saatlik bir boşluk vardı ve ortada da fazla görülmemek için bir yoldaşla o süreyi Bakırköy’de herhangi bir sinemanın sabah 10.00 seansına bilet alıp içeri girdik. Film başladı, Ferdi Tayfur’un bir filmiymiş ve başladı acı acı söylemeye; biz zaten doluyuz, bir şeyden kaçarken başka bir şeye tutulmuştuk.

Yayla Camii’nde rutin işlemlerden sonra tabutu omuzlayıp Yayla’dan Kocasinan Mezarlığı’na kadar sloganlar eşliğinde yürüyüşe başladık. Bahçelievler, Soğanlık, Kocasinan zaten bizim uzun zamandır çalışma yaptığımız bir bölge. Camiden çıktıktan sonra yol üstünde birçok katılımla bayağı bir uzun kortej oluştu. “Kahrolsun Faşizm!” “Faşizme Ölüm Tek Yol Devrim!” sloganları eşliğinde Kocasinan Mezarlığına kadar büyük kin ve öfkeyle yürüdük.

Biz İstanbul’da Muzaffer yoldaşın naaşını devrimci bir şekilde kaldırırken onun asıl mücadele alanı olan Taşova’da da tüm anti faşist güçlerin katılımıyla kitlesel bir eylem gerçekleştirildi.

Muzaffer’in katledildiği gün aynı zamanda kızkardeşinin de doğum günüymüş. Kardeşi o günden beri doğum gününü kutlamıyor.

Sevgili Muzaffer, gülümseyen yüzünü, içtenliğini, yiğitliğini asla unutmayacağız! [Bir yoldaşı]

ALINTERİ

Yorum yap

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir