Kesintisiz Devrimin adıdır PKK / Rizgar Zirek

PKK denince inanan inanmayan herkesin bir algılayış yorumu vardır elbet. Bu anlamda PKK’ yi anlatmaktan ziyade PKK’nin benim üzerimdeki etkisini yazmak istiyorum.

PKK’yi tek kelimeyle özetle denilirse; Ben Özgürlük derim.

Çağcıl anlamda dünün mistik dünyasında bugüne taşınmış insanlık hareketidir derim.

Böyle olduğu için, politik, ideolojik, ahlaki olmaktır PKK

PKK’li olmak kadar olmamak arasında gidip gelmek kişinin kendisini ne kadar PKK’lileştirdiğiyle alakalıdır.

PKK bir ruhtur.

Arınma, bulmayla ilgilidir. Nefis savaşında nefsinle ne kadar baş edip etmediğinle ilgilidir. Nefisini terbiyeleştirdiğin oranda PKK’lileşmeye bir adım yaklaşır ve o ruhla buluşursun.

Böyle olunca PKK’li olmanın tek çıkış yolu kendini terbiyeleştirdiğin kadar gerçekleştirdiğinle ilgilidir. Bazıları PKK’yi salt maddi güç sanır. Hiçte tek başına maddi değildir, maddi kadar manevidir. Kendini ne kadar ahlaki, politik, özgürlükçü kıldığın/kılabildiğin oranda PKK’lisin, yada değilsin. Sağımızda solumuzda PKK’yi eleştirenler vardır, PKK’yi uç, ulaşılmaz görenlerde vardır. Ben PKK’de koptum diyenlerimiz olduğu gibi, Ben PKK’li olamam diyenlerde vardır. Bunu diyenler PKK’yi salt maddi görenledir. PKK’yi içselleştiremeyenlerdir. PKK’’yi örgüt, iktidar sınırında görenler ancak bunu diyebilirler. Evet, PKK bir örgüttür. Hem de en yoğunlaşmış ideolojik, politik ahlaki bir örgüttür. Maddi manevi bağıyla bütünleşmiş örgüttür. Tek başına maddi almak ne kadar yanlışsa, manevi almakta o kadar yanlıştır.

PKK maddi ve manevi olanın cisimleşmiş, bulurlaşmış, sadeleşmiş, insanın/insanların özgürlük dünyasıyla buluşmuşların hareketidir.

PKK şehitler partisidir denilmesi de bundandır. Şehitlere bağlılık üzerine söz maddi ve manevi bağlılığın öz ifadesi, biçimi, kendisidir. Destur, duruş, ilke şehitlerdir. Böyle olunca PKK ne tek başına ne maddidir nede manevidir. Her anı, canlanıştır, yaratıcıdır, yaratandır. Giz olan onun ruhunda saklı olanın hayat bulmasıdır. Acaba böyle olmasaydı PKK yarım asır kesintisiz hiç ayakta kalır mıydı, kalmaz mıydı her birey bir daha kendine dönüş yapıp sorabilmelidir.

PKK Hakikattir. Hakikat içinde buluşmadır. Ne kadar PKK hakikatiyle buluşursan, bir o kadar PKK’ye doğru adım atmış olursun. Böyle olunca PKK ne uçtur ne de ulaşılması zor imkânsız bir harekettir. PKK hakikatiyle buluşma, buluşamama PKK’lileşme, PKK’lileşememenin tek ölçtü olmaktadır.

PKK ricat, emir hareketi değil, ikrar hareketidir. Ne ararsan kendinde ara hakikatiyle yoğrulmuş ahlak hakikat hareketidir.

Ne kadar doğru anlarsan o kadar doğru uygulayan hakikattir. Böyle olunca PKK deki birey bu hakikat bağlamında özgürlükçü olur, özgür toplum militanı olur. Fedailik PKK’nin bireyin toplumla vicdani özgürlük göbek bağıdır. Özgürleşmeyi kendinde başlatır inşada toplumla tamamlayıcı olunur.

PKK de beni anlamdı sözü çok yavan kaçar. Anlamadı sözü anlaşılmaz bir sözdür. Beni anlamdı diyen kendini anlamamış, kendini anlamadığı için doğru sözle kendini dile getirmemektedir. Kendini anladığın kadar PKK’yi anlarsın, kendini anlaşılır kılarsın. Kendini anlam düzeyine getirmemişsen zaten PKK’li olamazsın, kimse seni anlamamış olur.

Bulurlaşmış, sadeleştiğin oranda PKK’lisin. PKK’de ayrıldım, PKK uçtur diyenler bulurlaşmış, sadeleşmişliği kendinde geliştirmeyenlerdir. Maddi bencilik içinde yaklaşanlardır. Manevi olanı kendinde uzak tutanlardır.

Bugün eğer Kürt halkı nihai zaferini elde etmemişse, doğru PKK zihin vicdan devrimiyle kendini buluşturamamasındandır. PKK nin ret kabul ölçülerini ahlaki politik olarak kendine tam yedirmemesindendir.

Olguculuğu(Pozitifizmi),cinsiyetçiliği, dinciliği, milliyetçi eğilimlerini kendinde aşmayan/aşamayanlar, Demokratik özgürlükçü komüncü olamazlar. Dolaysıyla PKK’li olamazlar.

PKK’  felsefesiyle buluşan insan arileşmiş, özgürleşmiş insandır. Arileşen insan toplum özgürlüğü için çalışmayı aşk ibadet düzeyiyle yerine getirendir. Çalıştıkça, ibadetin vazifelerini az da olsa yerine getirmenin ruh bilinç dingiliği içinde rahat olan insandır. Bu mertebeye ulaşan insan anladı anlamadı derdine düşmez işini yapar, farz olan ibadetini yerine getirmek kişi için esastır.

Nerde çıkışışsızlık ve sorun varsa, sorun ve çıkışsızlığın olduğu yerde PKK adına varım diyenin, PKK bilinç ahlak kültürüyle kendini tam yoğurmamasındandır. Özünde kendiyle sorunludur, sorunlu olduğunu görmeyendir, kabul etmeyendir. PKK ile sorunu yoktur, kendiyle sorunu vardır. PKK’yi ne kadar doğru anlayıp, anlamadığınla ilgili sorunludur. Bir yerde zafer varsa, kişinin kendisini doğru PKK’leştiridiği oranda zafer vardır, zafer kişiliğini kendisinde geliştirdiği oranda vardır. Kendini  PKK doğrusuna uygun öncü kılması pratikleşmesi sonucunda zafer vardır.7 aydır Zap,Avaşin,Metina gerilla direnişi düşmanı yenilgiye uğratmışsa, tek tek buradaki yoldaşların kendinde yaratıkları zafer kişiliği sayesinde olmuştur. Demek ki PKK’li olmak zafer kişiliğini kendinde yakalamakla mümkün olmaktadır. Zafer kişiliği her yönüyle gerillaya kazandırtıyor, düşmana kaybettirtiyor.

Legal demokratik kurumlarda bu kadar sorun varsa doğru PKK bilinç, manevi dünyasıyla kendini buluşturamamasındandır. Bu kurumlarda yer alıp ta ben yurtseverim, PKK’liyim diyenler kendi içinde olguculuğu, cinsiyetçiliği, dinciliği, milliyetçiliği ne kadar aşıp aşamadıklarını doğru ikrar ederlerse ne demek istediğimizi daha iyi anlamış olurlar, kendilerinden kaynaklı başarısızlığı daha iyi görmüş olurlar.

PKK öyle be şey ki, enerjik, dönüştürücü özeliğiyle canlı bir organizma gibidir. Yüzde yüzün içinde yüzde onu, beşi, birini doğru uygularsan yüzde doksan yanlışı aşamada etki dönüştürücü özelliğe sahiptir. Boşuna Önder Öcalan yüzde doksan kendimizle savaş, yüzde on düşmanla savaş içindeyiz dememiştir. Yarım asırdır PKK’yi ayakta tutan yüzde onun uygulamasıdır. Düşünün yüzde elli uygulansaydı. Acaba bugün sömürgecilik, faşizmi kalacak mıydı? Elbet kalamazdı. Kaybettiklerimiz doğru PKK’lileşemememizdendir. Zafer kişiliğini kendimizde süreklileştirmememizdendir. Bu savaş nereye kadar devam eder, sürer diyenlere cevabımız PKK Hakikatiyle buluşup buluşmama bu savaşın uzunluğunu kısalığını tahin edecektir cevabı doğruya en yakın cevap olacaktır.

Bariz, çıplak durum bu kadar nettir.

PKK’nin 44.yıllında PKK’lileşelim, zaferi kişiliklerimizle Faşizm yıkalım, özgürlüğü kazanalım.

Önder Öcalan olmak üzere, tüm siyasi tutsakları özgürleştirelim, halklarımızın barış demokrasi özgürlük hayallerini gerçekleştirelim diyor. Halkımıza, Halklarımıza PKK bayramı kutlu olsun.