Strasbourg’ta, Çözüm Devrimde paneli

Programa, Alınteri’nden siyasetçi yazar H. Selim Açan ve HBDH sözcüsü katıldı. Panelin moderatörlüğünü Helene Dersim yaptı.

Program ölümsüzleşenler için saygı duruşuyla başladı. Daha sonra HDBH sözcüsü, HBDH’ın panel konusuna ilişkin hazırladığı metni okudu.

Türk devletinin cumhuriyetin kuruluşundan bu yana devlet zoru, talan, şiddet ve zor yoluyla Ermenilere, Rumlara ve Kürtlere yönelik katliamlar yaptığını hatırlattı. Bu bağlamda, 1978’deki Maraş katliamını, 19 Aralık 2000’deki hapishaneler katliamını ve 2011 Roboski katliamını andı. Devamında HBDH’nin misyonuna parmak bastı.

Helene Dersim’in “Maraş’tan Roboski’ye… konusunda neler söylersiniz?” sorusunu yanıtlarken H. Selim Açan, herbiri farklı zaman ve mekanlarda gerçekleşen bu katliamlar arasındaki ortak özelliklere dikkat çekti. Bu bağlamda bu insanlık suçlarını işleyen katiller konusunda izlenen cezasızlık politikasıyla tarihsel süreklilik ilişkisi üzerinde durdu. Türk-Sünni-erkek kimliği dışında kalan etnik ve dinsel kimliklerle işçi sınıfı ve emekçilerden yana devrimci-sosyalistlere yönelik bu tarihsel düşmanlığın Osmanlı, hatta Selçuklu dönemine kadar uzanan köklerini hatırlatarak bu politikaların Cumhuriyet döneminde de özde fazla bir değişikliğe uğramadan nasıl sürdürüldüğünü örneklerle sergiledi.

Maraş’ın, 19 Aralık’ın ve Roboski’nin kendi başlarına ele alınamayacağını vurgulayarak “Bu tablo aslında Türkiye Cumhuriyeti’nin bir özetidir. Sünni Türk’ün dışında kalanlara düşmanlık temelinde inşa edilmiş bu cumhuriyetin şurasını burasını restore ederek sürdürmekten yana bir cumhuriyetçilik ilericilik değildir” diyerek sözlerini bağladı.

Moderatörün sorusu üzerine faşizme ve bu sömürü düzenine karşı mücadelede güçlerin birleştirilmesinin önemine değindi. HBDH’nin bu ihtiyaçtan kaynaklandığını vurguladı.

Salondan gelen bir soru üzerine, “kendisini Tayyip düşmanlığıyla sınırlandıran ve alternatifi bu sınırlar içerisinde arayan yaklaşımların düzen partilerinin kuyruğuna takılmaktan kurtulamayacağını, bu yaklaşımın daha işin başında bir iradesizleşmeyi ifade ettiğini” dile getirerek “Çözüm devrimdedir” yaklaşımının anlamı üzerinde durdu.

Panelde, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik tecrit ve bu tecrit duvarlarının nasıl yıkılacağı üzerinde de duruldu. Bu konuda H. Selim Açan, sadece Kürdistan ve Türkiye’de değil bulunulan her yerde gözü kara kitle eylemlerinin ve bunları sürekli büyütmenin tayin edici rolünün altını çizdi.

Elli kişinin katıldığı panel yaklaşık 2,5 saat boyunca aynı canlılıkta sürdü.

Alınteri

Yorum yap

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir