MİT Rojava’da “öldürdük” dedi. Nusret Tebiş’e gerçekte ne oldu?

Kuzey ve Doğu Suriye’nin Hesekê kentinde MİT operasyonuyla öldürüldüğü iddia edilen Güngören patlaması davasında yargılanan Nüsret Tebiş’in bir süre önce KDP tarafından Türkiye’ye teslim edildiği ortaya çıktı

İktidar yanlısı medya, 30 Temmuz’da “MİT’ten kilit operasyon!” ve “MİT, Güngören saldırısının faillerinden PKK’lı Nüsret Tebiş’i Suriye’de etkisiz hale getirdi” başlıklarıyla haber servis etti. Haberde, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), İstanbul’un Güngören ilçesinde 2008’de düzenlenen bombalı eylemin faillerinden Tebiş’in Hasekê’de etkisiz hale getirildiği iddia edildi.

Fırat Haber Ajansı’nda (ANF) yer alan “Nüsret Tebiş’e ne oldu?” başlıklı haberde, konuya dair önemli iddialara yer verildi. Türkiye’de 27 Temmuz 2008 tarihinde gerçekleşen Güngören eyleminin sorumlusu olarak gösterilen Nüsret Tebiş’in 2013 yılında Federe Kürdistan Bölgesi’ne geçtiği, 6 ay önce KDP tarafından gözaltına alınması ardından haber alınamayan Tebiş’in Türkiye’ye teslim edildiği belirtildi. Haberde, bu operasyonun Türkiye’nin Kuzey Doğu Suriye’ye yönelik yapmak istediği saldırılar için yaptığı algı operasyonlarının bir parçası olduğu vurgulandı. KDP’nin de bu algı operasyonlarında Türkiye ile işbirliği yaparak, YPG’yi “terörist” gösterme çabasına girdiğine dikkat çekilen haberde, “Nusret Tebiş, operasyonu da bu algı operasyonlarından yalnızca birinin kirli bir parçasıydı. Hem de içinde birçok karanlık noktayı barındıran bir tezgahtı” denildi.

Açık açık sınırdan geçti

Nüsret Tebiş’in, Güngören eyleminin hemen ardından 2008 yılında Türkiye’de “bombacı” olarak tutuklandığı, beş yıl boyunca cezaevinde kaldığı ve ardından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldığı belirtildi. Tebiş’in 2013 yılında Güney Kürdistan’a geçerek burada açık kimliği ile yaşadığına da dikkat çekilen haberin devamında şunlar yer aldı: “İlginç bir ayrıntı olarak Güngören eyleminin ardından tam 14 yıl sonra yani geçtiğimiz birkaç ay önce tıpkı Tebiş gibi aynı dosyadan yargılanıp beş yıl sonra beraat eden ve Güney Kürdistan’a yerleşen H.T. adlı yurtsever de bir suikaste uğrayarak yaralı kurtuldu. Tebiş Türk mahkemelerine çıkmış, cezaevinde 5 yıl kadar kalmıştı. Ardından açık seçik ve bizzat sınır kapısından Güney Kürdistan’a geçmiş burada da kendini hiç de gizleme gereği duymadan, bir suçluymuş gibi saklanmadan yaşamıştı.

KDP gözaltına aldı

Tebiş olayı ile ilgili ilginçlikler bununla da sınırlı değildi. Güney Kürdistan’da belli bir süre Hewlêr’deki HDP etkinliklerine de katılan Tebiş ardından çeşitli nedenlerden dolayı 2020 yılında siyasi çalışmalardan koptu. Ardından Tebiş 2022 yılında yani bundan altı ay kadar önce KDP asayişi tarafından adli bir soruşturmanın sonucu olarak bulunduğu ev basılarak evdeki 4 kişi ile birlikte gözaltına alındı ve birkaç ay kendisinden haber alınamadı. Akıbeti ile ilgili KDP’den durumunu öğrenmek isteyen Tebiş’in yakın çevresi yetkililerden ‘size ilerleyen zamanda bilgi veririz’ yanıtını aldı.

Algı operasyonu!

Bundan sonrası ne mi oldu? ‘YPG’nin kalbi Hesekê’de MİT’in özel operasyonuyla öldürülen’ Nüsret Tebiş bir süre önce Türkiye’ye teslim edildi! Şimdi size sonuç olarak ne mi diyorum? Şunu söylüyorum: Tebiş olayı şahsında Kürt karşıtı faaliyetlerin ne türden karanlık oyunlara sahne olduğu bir kez akıllara geldi. Bu ve benzeri algı operasyonlarıyla Türkiye’de gerçekleşmiş büyük eylemler Rojava ile ilişkilendirilerek uluslararası planda yeni bir Rojava algısı yaratılmaya çalışıldığını Tebiş olayı ile ispatlanıyor. Gerçekte Nüsret Tebiş’e ne oldu?”

Umut Gazetesi

Yorum yap

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir