Gezi’de polisin attığı gaz fişekleriyle vurulan ve Berkin Elvan ile birlikte yoğun bakımda kalan Ümit Akdağ, şimdi de o süreçte hakkında açılan bir dava gerekçe gösterilerek CHP’li Ataşehir Belediyesi’nden atıldığını belirtti.
CHP’nin her platformda savunduğu Gezi direnişi, kendisine bağlı belediyelerde işten çıkartılma gerekçesi olmaya devam ediyor.
Türk İçişleri Bakanı Soylu’nun “İBB’de 557 terörist var” çıkışından sonra İBB yönetimi tarafından başlatılan cadı avında, Ali İsmail Korkmaz’ın anmasına katıldığı için hakkında açılan dava gerekçe gösterilerek işten çıkarılan Alçay Alkan’ın maruz kaldığı sürecin bir benzeri Ataşehir Belediyesi’nde yaşandı. Ümit Akdağ’ın da, Gezi direnişi sürecinde açılan bir dava öne sürülerek, İstanbul Valiliği’nin talimatıyla 7145 sayılı kanunla 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye (KHK) eklenen geçici 35. maddenin B 8 bendine göre, 16 Ağustos 2022’de işçi olarak çalıştığı CHP’li Ataşehir Belediyesi tarafından hukuksuz bir biçimde işten atıldığı ortaya çıktı.
Mahkemenin vermediği hükmü belediyenin verdiğine dikkat çeken Akdağ, ANF’ye konuştu.
‘HEM NE DURUYORSUNUZ DEDİ HEM İŞTEN ÇIKARDI’
Ataşehir Belediyesi’ne bağlı destek hizmetlerinde çalışan Akdağ, işten atıldığını yıllık izindeyken öğrendiğini belirtti. Gezi direnişi sırasında hakkında açılan bir dava gerekçe gösterilerek İstanbul Valiliği Güvenlik İşleri Bürosu’nun hakkında güvenlik soruşturması başlattığını ve bunun sonucunda işten çıkarıldığını söyledi. Akdağ, “2013 yılında Gezi’de toplumsal bir direniş vardı, biliyorsunuz. O dönemde Ataşehir Belediyesi’nde çalışıyordum. Hatta o zaman Belediye Başkanı Battal İlgezdi biz çalışanlara, sürekli ‘Herkes Gezi’ye katılsın, burada ne duruyorsunuz? Halkın yanında olun’ diyordu ama bugün o süreçte hakkımda açılan bir dava öne sürülerek İstanbul Valiliği Güvenlik İşleri Bürosu’nun talimatıyla işten atıldım” dedi.
‘BERKİN ELVAN İLE AYNI YOĞUN BAKIMDA KALDIM’
Gezi direnişi sürecinde polisin attığı gaz fişeği kapsüllerinin yüzüne isabet etmesi sonucunda ağır yaralandığını ve yoğun bakıma kaldırıldığını anlatan Akdağ, o dönem Berkin Elvan ile aynı yoğun bakım ünitesinde kaldığını belirtti. Akdağ şöyle konuştu: “Gezi Parkı’ndayken 11 Haziran günü polisin attığı üç gaz fişeği kapsülü yüzüme geldi. İlk hastaneye kaldırıldığımda bilincim yerinde değildi. Burnum ve iki elmacık kemiğim kırıldı, kafatasımda çatlak vardı. Yaklaşık 1 ay hastanede yattım, hatta Berkin Elvan ile aynı yoğum bakım ünitesinde tutuldum. Tedavi olduktan 1 ay sonra ise polis evime baskın yaptı ve gözaltına alındım. Gezi’den yargılandığım davadan beraat etmem üzerine tam tedavi sürecindeyken bu kez evime baskın yapan polisler tarafından gözaltına alındım ve hakkımda ‘ örgüt üyeliği’ iddiasıyla dava açıldı. Zaten bugün de bu dava gerekçe gösterilerek işten atıldım.”
GEZİ BAHANESİYLE İKİ KEZ İŞTEN ÇIKARILDI
Davanın henüz sonuçlanmadığını ama masumiyet karinesinin hiçe sayıldığını vurgulayan Akdağ, üstelik işçi olmasına rağmen memurlara uygulanan kanun üzerinden işten çıkarıldığına işaret etti. Belediye tarafından iki kez Gezi davası gerekçe gösterilerek işten atıldığına dikkat çeken Akdağ, şunları kaydetti: “İlk işten çıkarılma sürecim 2018 yılında kadro vaadiyle çıkarılan 696 sayılı KHK ile taşeron belediye şirketlerine geçişler sırasında yaşandı.”
Beraat ettiği Gezi davası gerekçe gösterilerek güvenlik soruşturmasından geçemediğinin söylendiğini ve yaklaşık 150 işçinin Ataşehir Belediyesi’nde işten çıkarıldığını anlatan Akdağ, “9 gün boyunca belediye önünde direndik ve direniş sonucunda CHP Genel Merkezi, ‘Güvenlik soruşturmaları ve arşiv araştırmalarıyla belediyelerimizden hiçbir işçi çıkarılmayacak’ şeklinde bir genelge yayınladı ve böylece biz işimize geri döndük. Ama gelin görün ki, Gezi davasından beraat etmeme rağmen tekrar gözaltına alınıp, bu kez ‘örgüt üyeliği’ kılıfıyla hakkımda tekrar dava açılması bir daha güvenlik soruşturmasına tabi tutulmama ve yeniden işten çıkarılmama neden sayıldı.”
İstanbul Valiliği’nin açıkça hukuksuzluk yaptığını ve CHP’li belediyenin de bu hukuksuzluğa ortak olduğunu vurgulayan Akdağ, ailece mağdur olduklarını, işten atıldığını öğrenen çocuğunun psikolojisinin bozulduğunu, okula bir daha gidememe korkusuyla bir gün boyunca ağladığını söyledi.
Sonuna kadar haklarını arayacağını kaydeden Akdağ, “İşimi geri istiyorum” dedi.
ZEYNEP KURAY