Bilimsel gelişmeler ve bizler

İnsanlığın tarihi yeni bulgularla yeniden yazılırken, bilimsel alandaki gelişmelerle de insanlık yeni bilimsel teknoloji çağına adım atmaya başlamış bulunmaktadır. Bütün bunlar, ahlaki politik toplumun inşasına ilişkin yeni bir toplumsal düzenin önemine de işaret etmektedir.

Göbeklitepe’nin 12 bin küsur yıllık tarihindeki bilgiler, bize insanın avcı ve toplayıcılığı bırakıp yerleşik hayata geçtiğine ilişkin veriler sunmuştur. Bu bilgiler tarımın yerleşik hayata geçtikten sonra başladığını ve Neolitik dönemin de yedi bin yıldan daha önce başladığını bize göstermektedir.

Arkeolojik kazılar o dönemlerde insan ömrünün 18-25 yıl arasında olduğu bilgisini vermektedir. Sanayi Devrimi döneminde ise insan ömrünün 49 yıla kadar çıktığı belirtiliyor. Yine bilim insanları, “yeni bilim çağı”nda insanın insan olma vasfının sınırlarına gelindiğini de özenle vurgulamaktadır. Kaku’nun “Geleceğin Fiziği” isimli kitabında ki, “Biz doğal yollarla ölen son insanlar olacağız” dediği bir çağa girilmiş olduğu ve artık üç boyutlu organ basımının sınırına gelindiği bilimsel verilerle belirtilmektedir. Yani ihtiyaç duyulan organlar “Bio fabrikasyon” adı verilen ve göz, burun, bacak vd tüm organların hücrelerine de dönüştürülebilen insan kök hücresinin alınarak, üç boyutlu bilgisayarda çoğaltılma yöntemiyle basılıp insanlara aktarılabileceği bir çağın içindeyiz. Önümüzdeki on yıl içinde artık “Yeni insan çağı”na girileceği kesin olarak vurgulanmaktadır.

Bilim insanları 2014 Kasım’ında İskoçya’daki bir laboratuvarda kırk hücreyi çoğaltmayı başardıklarını açıkladılar. Amerika’da ilk bakışta insandan ayırt edilemeyen ve konuşma, iş yapma, satranç oynama, soruları cevaplama vb programların yüklendiği “kadın” robotla evlilik yapıldığı ve bunun yasallaştırılmasına ilişkin taleplerin de olduğu haberlere yansıdı. Silahlarla ve kamerayla donatılmış olarak, dağlarda ve şehirlerde savaşacak asker robotların hazırlanıyor olmasını da buna eklediğimizde, gelecekteki toplumsal yaşam ve devlet çelişkisine dair konuların ve buna karşı yeni mücadele yol ve yöntemlerinin daha da derinleşeceğini belirtebiliriz.

Çünkü bilim insanları, insanların mahremiyetlerinin kalmayacağı, kendi beynindeki hayallerinin ve sırlarının yani hafıza arşivlerinin bilgisayara aktarılarak izlenebileceği bir çağa doğru hızla gidildiğini belirtmektedir. Bu aynı zamanda kişisel bilgilerin de devletler elinde toplum aleyhine kullanılma tehlikesinin daha da artacağı anlamına gelmektedir. Bu sürecin önünü açmak için koronavirüsünün (Pandemi) bilinçli olarak üretildiğine ilişkin ciddi veriler bulunmaktadır. Bu nedenle ahlaktan uzaklaşmış bir bilimin, insanlığın aleyhine olan bir güce hizmet etme tehlikesi dünden daha fazla insanların hayatına girmeye başlamıştır. Bütün bunlar, ahlaki politik toplumun inşasına ilişkin yeni bir toplumsal düzenin önemine işaret etmektedir. İnsanlığın tarihi yeni bulgularla yeniden yazılırken, bilimsel alandaki gelişmelerle de insanlık yeni bilimsel teknoloji çağına adım atmaya başlamış bulunmaktadır. Geleceğe bakışın ufku daha da genişlemekte ve bunun bilgilerimizi zenginleştirecek yeni bulgularla daha da artarak devam edeceği görülmektedir.

Bütün bu gelişmeler toplumsal, ekonomik, ideolojik, askeri ve politik yaşama doğrudan etki eden ve yön veren özelliktedir. Bu gelişmeler aynı zamanda bilimin özellikle egemen sınıfların yararına kullanıldığını göstermektedir. Yani toplumsal çıkar esasına dayalı ahlaki değerlerden daha fazla kopulacağına ve toplumun komünal özelliklerinin parçalanacağına işaret etmektedir. Ve elbette ki, rızalık, sevgi ve paylaşıma dayalı toplumsallığın ana kaynaklarından biri olan Alevilerin de bunu yakından hissedecekleri açıktır. Çünkü hiç kimsenin, “bana ne bilimsel gelişmelerden” deme lüksünün olamayacağı zamanlar daha da yakıcı ve yıkıcı olarak yaşanmaktadır. Bu nedenle, Alevi, Êzîdî ve Demokratik İslami inanca sahip örgütlerin de bilinçlendirme ve kültürel, sosyal, güvenlik ve her alanda öz savunma faaliyetlerine ağırlık vermelerinin önemi bugün daha da can alıcı hale gelmiştir.

Özgür KOÇGİRİ

Yorum yap

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir